“TÜİK tarafından açıklanan enflasyonla oluşacak artış, emekliyi yokluk ve yoksulluğa mahkum kılıp acı çektirecek ve ülkeyi yönetenlere ah çektirecek bir düzenlemedir.” dedi.
ACİL DÜZENLEME ŞART
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “2025 yılında devlet alacaklarında iktidarın ortalama %44 ve üzeri vergi alma güncellemesi yaptığı süreçte emeklilere reva gördüğü artış, emekliliği açlığa terk etmektir,” diye konuştu. Gürer, AKP tarafından emekli aylık bağlama oranının %70’ten %30’lara çekilmesi ile başlayan düşük emekli maaşı uygulaması sonucu 2000 yılı öncesi, 2000–2008 aralığı ve sonrası olmak üzere üç ayrı emekli maaşı uygulandığını, İntibak düzenlemesi ile öncelikle bu ayrımın ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi. “En düşük emekli maaşı asgari ücrete eşitlenmeden, bayram ikramiyeleri asgari ücret düzeyine çıkarılmadan, ilaç katkı payı emekliden kaldırılmadan, emekli sendikal hakkı verilmeden, evi olmayan emekliye kira yardımı ödenmeden, emekli ortalama bir yaşama eremez.
Yıllarca SGK prim ödemiş ve bugün alacağı maaşı zamanında prim olarak ödeyerek hak etmiş olanlara iktidar bağış yapmıyor, hak ettiği hakkını düşük olarak geri ödüyor. Bu ödeme onun insanca yaşam olanaklarını sağlamıyor. Emekli için tam bir hayal kırıklığı olan yeni artış mutlaka yeniden değerlendirilip artırılmalıdır. Bu bağlamda asgari ücrette düzenleme sağlanıp 30 bin TL’ye çıkarılmalıdır.” diye konuştu.
MEMUR EMEKLİSİ DE ZORDA
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, memur emekli maaşlarında da AKP iktidarları döneminde önemli hak kaybı oluştuğuna dikkat çekti. Gürer, “Memur emekli ücreti, 2024 yılı Temmuz ayında yeterince artırılmadı ve ilk kez düşük memur maaşı asgari ücret altına düştü. Memur emekli maaşı düşük tutulup gelir-gider dengeleri önemli ölçüde bozuldu. 2002 yılında ortalama memur maaşı oranı yüzde 87’yken bu oran yüzde 41’e gerileyen AKP iktidarı, emekli her kesimi ciddi geçim sıkıntısı içine soktu.” dedi.
BORÇLA YAŞAMDA DAYANIM GÜCÜ BIÇAK KEMİĞE DAYANDI
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Vatandaşın 2025 yılına bankalara toplam borcu 3 trilyon 972 milyar TL’yi geçti. Borçlu kesimin takipteki borcu 110 milyar 35 milyon TL’yi buldu. Bu borçlular içinde emeklilerin de varlığı dikkate alındığında, borcunu borçla çeviremeyenlerin kapısına icra dayanıyor. Asgari ücretli ve emekli aldığı ücretle yaşamını kıt kanaat sürdürüyor. Borcunu döndüremeyince kapıya icra dayanıyor.
2025 yılına UYAP üzerinden açılan ve icra dairelerinde derdest bulunan toplam dosya sayısı, 27 Aralık itibarıyla 22 milyon 420 bine yükseldi. Derdest dosya sayısı, 2024 yılında 2023 yılına göre net olarak 1 milyon 3 bin adet arttı. 2025 yılında asgari ücret ve emekli ücretlerinde düşük artışlar ile oluşan düzenleme, yoksulluğu derinleştirecek. Borç ödemeleri aksayacak, yaşam daralacak. Gelir-gider dengesi bozulan ailelerde geçim sıkıntısı ve kaygısı derinleşecek.
2024 yılı batık kredi kartı borçlarında yüzde 244, batık bireysel kredi borçlarında ise yüzde 91 oranında artış olması, 2024 yılında sorunu gösteriyor. 2025 yılında bu süreç, açıklanan asgari ücret ve emekli maaşları ile daha da derinleşecek gibi görünüyor. Artan vergiler ve sürekli zam ile daha emekli maaşı almadan cebine para girmeden eriyor. Bu arada her ne kadar faiz düşecek dense de yüksek faiz kısa sürede gerilemesi olası değil. Faiz oranlarında yaşanan yüksek seyir ve yüksek enflasyon, geliri yeterince artmayan vatandaşların borçlarını geri ödemelerini zorlaştırıyor.
2025 yılında da emekli ve asgari ücret bu bağlamda daha büyük sorun yaşayacak. Asgari ücret ve emekli ücretleri, bugünkü enflasyon varlığında yeniden değerlendirilmelidir. İktidar bunu düşünmek zorundadır.” dedi.
