Niğde Müzesi salonlarında Kaba Taş Devri, Yontma Taş Devri ve bilimsel adıyla Paleolitik Çağ olarak tanımlanan Eski Taş Çağlarından kalma binlerce yıllık eserler teşhir ediliyor.
6 TEŞHİR SALANU BULUNUYOR
Niğde Müzesi’nde, Orta Anadolu arkeolojisinin Paleolitik çağdan başlayarak kronolojik düzenle sunulduğu 6 teşhir salonu bulunuyor. Niğde Müzesi teşhir salonlarında sergilenen eserlerin büyük bir çoğunluğunu, bölgede yapılmakta olan kazılardan elde edilen buluntular oluşturuyor.
İslam Medeniyeti başta olmak üzere, Neolitik ve Kalkolitik Çağ, Eski Tunç Çağın, Geç Hitit- Frig Helenistik, Roma ve Bizans Dönemi Grek, Helenistik, Roma, Bizans ve İslami-Osmanlı dönemi Selçuklulardan Etnoğrafik Eserler olmak üzere müzede teşhir edilen eserler arasında 500-600 bin yıllık proteolitik döneme ait eserler bulunuyor.
Atatürk’ün talimatıyla 85 yıl önce Niğde’nin Çiftlik İlçesi’ndeki Göllü Dağ’da yapılan kazılarda ortaya çıkan, saray kapılarının süslemesinde kullanılan ancak güvenlik nedeniyle önce Kayseri Müzesi’ne götürülen çift aslan heykeli ait olduğu Niğde Müzesi’nde sergileniyor.
VİTRİNLERDE SERGİLENİYOR
Niğde Müzesi’nde sikke basım tekniği ve genel tanımlar, iki pano halinde tanıtılmış. 6 büyük duvar vitrini içerisinde, kronolojik sırayla Grek, Helenistik, Roma, Bizans ve İslami Osmanlı dönemi sikkeleri ile Selçuklulardan kalma gümüş define ile Kapadokya Krallığına ait Tepebağları definesi yer alıyor. Ayrıca Aksaray Ihlara Vadisi’nde bulunan rahibe mumyası ile Çanlı Kilise’den çıkarılan 4 adet bebek mumyası sergileniyor.
Müzenin son sergi salonunda ise etnografik eserler bulunuyor. Bu etnografik eserler, bölgenin kaybolmaya yüz tutmuş etnografik kültürünün tanıtıldığı silahlar, el yazmaları, yazı takımları, aydınlatma araçları, halılar, kilimler, âlemler, takılar ve İlhanlı döneminden kalma eserlerin yanında Kaçar Türklerine ait bir sini, ait olduğu dönemin izlerini taşıyor.
