Mektupta, küçük yaştaki yeğeninin, teyzesiyle olan bağını, yaşadığı acıyı ve ona duyduğu hayranlığı içten bir şekilde ifade ettiği görüldü.
Şehit Polis Şeyda Yılmaz’ın yeğeni, teyzesinin mezarına bıraktığı mektupla duygulandırdı. Mektupta, küçük yaştaki yeğeninin, teyzesiyle olan bağını, yaşadığı acıyı ve ona duyduğu hayranlığı içten bir şekilde ifade ettiği görüldü.
Mektubunda, "Sen benim teyzemsin. İyi ki de öylesin. Sendeki kader böyleymiş. Senin için 2 saat ağladım. Ama şimdi gayet iyiyim. Sen de orada rahat mısın? Ben çok rahatım. Çünkü sen inşallah cennete gittin," sözleriyle başlayan yeğeni, teyzesinin cennete kavuştuğuna dair inancını dile getirdi.
Şehit yeğeni, mektubunun devamında, "Sen benim en güzel, en tatlı, en sevecen ve en sevilen teyzemsin. Ama teyze, sen çok cesurmuşsun. O kadar cesurmuşsun ki kaçmamışsın. Sen benim aslan teyzemsin. Sen ilk kadın şehitsin o mezarlıkta," ifadeleriyle teyzesi Şeyda Yılmaz’ın cesaretine vurgu yaptı.
Küçük yaşta teyzesini kaybeden çocuğun, "Bak gördün mü bu gece teyzem için uyumayacağım dedim ve şu ana kadar uyumadım. Eğer annem kızarsa uyurum ama eğer bir şey demezse belki uyumam," sözleri, ailesine olan bağlılığını ve yaşadığı duygusal çelişkileri gözler önüne serdi.
Şehit polis Şeyda Yılmaz’ın mezarına bırakılan bu mektup, birçok kişiyi derinden etkilerken, cesur polisimizin hatırası yüreklerde yaşamaya devam ediyor.
