FATİH MEHMET ADAŞ

Tarih: 08.09.2024 11:05

“İnsanlık Çuvala mı Sığdırıldı?”

Facebook Twitter Linked-in

 

Bir köyde küçük bir kızın cansız bedeni bir çuval içinde bulunuyor. 21. yüzyılda, medeniyetin zirvesini yaşadığımızı düşündüğümüz bir dönemde, küçücük bir beden bir dere yatağında bulunuyor. Adı Narin Güran. Henüz çocuktu. Oyun oynayıp hayaller kurması gerekirken, bir canavarın eline düşüp, bir çuvalın içinde toprağa karıştı.

Bir çocuğun canına kıymanın nasıl bir karanlık ruh hali olduğunu anlamak bile insanın içini ürpertiyor. Bu olay, sadece bir bireyin suçu değil; bu, hepimizin vicdanına dokunan toplumsal bir yara. Bir toplumda bu tür vahşet yaşanıyorsa, insanlığın kendine gelmesi gerekmez mi? Bu noktaya nasıl geldik? Bir çocuğun hayatını bu kadar değersiz kılan hangi sapkın düşünceler bu vahşeti besledi?

Adalet, tabii ki yerini bulacaktır. Fail cezalandırılacaktır. Ancak, bu olaylar failleri cezalandırmakla bitmiyor. Toplumsal bir uyanışa ihtiyaç var. Çocuklarımızı koruyamıyorsak, birbirimize karşı insani sorumluluğumuzu yerine getiremiyorsak, bu sadece adaletin değil, insanlığın da kaybolduğu anlamına gelir.

Her geçen gün haberlerde bir çocuk kaybı, bir vahşet duyuyoruz. Sessiz kalmak, normalleştirmek bu suçlara ortak olmaktır. Toplum olarak çocuklarımızı, kadınlarımızı, zayıf ve savunmasız olanları korumalıyız. Bu tür olaylar karşısında sessiz kalırsak, insanlık çoktan ölmüştür. Çuvala sığdırılan sadece Narin’in bedeni değil, insanlığın vicdanıdır.

Gelin, insanlık olarak tekrar kendimize dönelim. Bu toplumun her bir bireyi, geleceğimizi inşa eden çocuklarımızın korunmasında sorumluluk sahibidir. Aksi halde her kaybedilen can, bizden çalınan insanlık olacaktır.

Bu tarz olaylar karşısında duyarlılık göstermek ve toplumun ortak değerlerini hatırlatmak her bireyin görevi olmalıdır. Çocukların güvenliği, geleceğimizin teminatıdır.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —