Aradan bu kadar kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen başkan hem kendi ülkesini doğrudan ilgilendiren ve hem de Orta Doğu coğrafyasını yakından ilgilendiren konularda çok keskin ve radikal görüşler ortaya koymaktadır.
Bütün bu tavrını ortaya koyar iken en yakın müttefiki ise hiç şüphesiz Netenyahu’dur. Nitekim Başkan Trump seçildikten hemen sonra belkide kendisini ilk tebrik eden, kucaklayan bu kişi olmuştur. Öyle ki bu iki kişi ne kadar samimi, ne kadar yakın olduklarını bu tavırları ile ortaya koymuş ve dünyaya değim yerinde ise ilan etmişlerdir. Hatta görüntülerinden anlaya bildiğimiz kadarı ile her ikisi de çok memnun olduklarını ifade etmeye çalışmışlardır.
Kendi ülkesi etrafındaki bazı ülkeler için başkan Trump’ın siyasi ve askeri hedefleri olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Ancak bununla da yetinmeyip bizimde Türkiye olarak içinde bulunduğumuz Orta Doğu Coğrafyası içinde çok acil talepleri var. Özellikle Gazze için şimdi de Suriye için çok radikal görüş ve talepleri var. Öyle ki talepleri kabul görmez ise askeri imkanların kullanılacağını açık ve kesin bir dille söylemekten çekinmemektedir.
Öyle anlaşılıyor ki Orta Doğu Coğrafyasının şekillenmesinde Başkan Trump İsrail sopasını elinde tutmaktadır. Bunu yakından bilen İsrail ve Netenyahu ise Suriye’deki rejim değişikliğinin hemen akabinde Suriye topraklarına girmiş ve uzunca bir mesafe alarak istediği gibi at oynatmıştır. Bu küstahlığın ve şımarıklığın sebebi hiç şüphe yok ki A.B.D.’dir. Nitekim o günden bu güne bu meşhur ikili yerli yersiz defalarca görüşüp fikir alışverişinde bulunmuş ve bunu birlikte verdikleri bir fotoğraf ile bütün dünya kamu oyuna duyurmuşlardır.
A.B.D. ‘nin yeni Dışişleri Bakanı Marco Rubio diye bir kişi var. Bu kişi alnında haç işareti ile fotoğraf vermeyi tercih etmiştir. Bütün bunlar açıkça ifade ediyor ki dünyayı çok yakın bir gelecekte çok sıkıntılı ve tehlikeli günler bekliyor.
