Son günlerde ülkede sıkça gündem değiştiriyoruz, öyle değil mi? Ancak son günlerin en kan donduran olayı, şüphesiz “Yeni Doğan Çetesi” oldu. Para uğruna gözlerini hırs bürümüş bir grubun vahşetine, tüm ülke olarak şahit olduk. Bu grup, 12 masum bebeğin hayatını sonlandıracak kadar insanlıktan çıkmış bir çeteydi. İnanması zor ama gerçek: Günlük 8 bin lira için, onca ailenin hayalleri ve umutları acımasızca yok edildi. Bebeklerin bakımsızlık, beslenme yetersizliği gibi ihmaller nedeniyle ölüme terk edilmesine bile isteye göz yumuldu.
Olayın ortaya çıkışı ise, tam anlamıyla ibretlik. Kendini bilmez bir adamın, devletin savcısına gidip bu vahşeti örtbas etmeye çalışmasıyla birlikte çetenin tüm karanlık yüzü gün yüzüne çıktı. İşte burada devreye giren kahraman, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin oldu. Savcı Engin, bu vahşi örgüte boyun eğmeyerek, devleti soyan ve terör örgütü PKK ile ilişkisi olan çetenin sonunu getirdi.
Savcı Yavuz Engin’in cesur duruşu sayesinde, bu karanlık örgütün sonu geldi. Sosyal medyaya yayılan tehdit videolarında çete üyelerinin, “Benimle fotoğraf çektirip sayfanda yayınlayacaksın!” şeklindeki tehditleri, ne denli gözlerini kararttıklarını açıkça ortaya koyuyor. Ama onlar, sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin onurlu bir savcısına rastlayana kadar ileri gidebildi. Engin’in cesareti, kararlılığı ve adaletin temsilcisi olarak gösterdiği dik duruş, zayıflamaya yüz tutmuş umutlarımızı yeniden yeşertti.
Anadolu’da cesur insanlara dair söylenen güzel bir söz vardır. Tam da buraya yakışan o sözle bitirmek istiyorum: “Varolasın Sayın Savcım, beton yetmez!”
Bu ülke, adaleti savunan yiğit insanların omuzlarında yükselmeye devam edecek.