Ancak en alt seviyeden en üst seviyeye kadar öğrencilerin masrafları katlanarak devam ediyor. Özellikle yüksek öğrenim ve fakültelerdeki öğrencilerin masrafları her geçen gün varlığını sürdürmekte ve sonuç olarak katlanılamaz boyutlara ulaşmaktadır.
Elbette bu yüklerin hepsi öğrencilerin aileleri tarafından karşılanmaktadır. Ancak son yıllarda hem öğrenim hayatını sürdüren ve hem de çalışarak hayatını kazanmaya çalışan öğrenci sayısı artarak devam etmektedir. Öğrenci yurtları yeterli olmadıkları için ev tutmak zorunda kalan öğrencilerin durumları daha da kötü. Ailelerini yükledikleri masraflar dayanılmaz boyutlarda. Çünkü Türkiye’nin hemen her yerinde ev kiraları dayanılmaz boyutlara ulaşmış durumda.
Sadece kira ödemekle iş bitmiyor. Gıda ve beslenme masrafları da almış başını gidiyor. İçinde bulunduğumuz kış mevsiminde ısınma masraflarını da bir hayli yüksek olacağı açıkça anlaşılmaktadır. Bütün bu masrafları sadece aile tarafından karşılanması mümkün olamayacağı için öğrenci çalışmak mecburiyetinde kalmakta ve öğrenim hayatını sonuçta tehlikeye atmaktadır. Çünkü derslerine ayıracağı süre ile okula ayıracağı süre kendiliğinden azalmakta ve sıkıntı bu noktadan sonra daha da büyük boyutlara ulaşmaktadır.
En alt dereceden en üst dereceye kadar çocuklarını okutan aileler ile konuştuğunuzda bu ihtiyaçtan dolayı şikayetçi oldukları gerçeğini fark ediyorsunuz. O nedenle öğrenci yurtlarının sayısı ve sunulan hizmetin kalitesi artırılmalı ve maliyetleri ise en alt düzeye çekilmelidir.