Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Karadeniz'de doğal gaz arama çalışmaları sonucunda 75 milyar metreküplük gazın keşfedildiğini duyurdu. Açıklamaya göre, keşif Türkiye'nin ileri teknoloji sondaj gemilerinden Abdülhamid Han tarafından Göktepe-3 kuyusunda yaklaşık 3 bin 500 metre derinlikte yapıldı. Keşfin yapıldığı Göktepe-3 kuyusu, Sakarya Gaz Sahası'nın 69 kilometre batısında, karaya ise 165 kilometre uzaklıkta yer alan Göktepe Sahası'nda bulunuyor.
27 Mart'ta başlayan ve yaklaşık 50 gün süren sondaj, log ve test operasyonları sonucunda 16 Mayıs'ta müjdeli haber verildi. Ekonomik değeri 30 milyar dolar olarak açıklanan keşfin tüm konutların ihtiyacını 3,5 yıl boyunca karşılayacağı hesaplanıyor.
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener, AA muhabirine keşfe ilişkin yaptığı değerlendirmede, Karadeniz'deki potansiyel sahaların ve özellikle Sakarya Gaz Sahası ve çevresinin adım adım sondajlarla araştırıldığını, bu bölgede yeni yapıların test edilerek rezerv potansiyelinin geliştirildiğini ifade etti.
Akyener, keşfin maddi değerine ilişkin, "Doğal gazın metreküpü 15 lira olarak hesaplandığında, tamamı üretilebilir 75 milyar metreküplük hacmin yaklaşık 1,2 trilyon lira yapacağı tahmin edilebilir. Bu da mevcut dolar kuru üzerinden 30 milyar dolarlık ekonomik değer olarak hesaplanabilir." diye konuştu.
Sakarya Gaz Sahası'ndaki farklı yapıların kademeli olarak üretime alınması sürecinin devam ettiğini belirten Akyener, "Bir anda 75 milyar metreküp üretmeyeceğiz. Örneğin yıllık maksimum üretim 6 milyar metreküp olursa, bu hacim yıllara yayılacaktır. Ancak milli petrol şirketimizin bu süreci profesyonel bir şekilde yöneteceğine inanıyorum. Zaten Karadeniz konusunda ciddi bir uzmanlaşma sağladık. Yapılmış tesisler ve mevcut altyapılar, yeni yapıları geliştirmemizi oldukça kolaylaştırıyor." ifadelerini kullandı.
Akyener, Karadeniz'deki 710 milyar metreküplük doğal gaz rezervinin son keşifle birlikte 785 milyar metreküpe ulaşacağına işaret ederek, "Bu da ülkemiz adına oldukça sevindirici bir gelişme olur. Cari açığımız hala oldukça yüksek. Bu açığın önemli bir kısmını enerji oluşturuyor. Adım adım, biz her yaptığımız keşifle, üretime aldığımız her metreküple enerjide dışa bağımlılığımızı azaltıyoruz." dedi.
Sahada önce deneme seviyesinde değerlendirme yapılacağını ve buna göre geliştirme ve üretim planının uygulamaya alınacağını aktaran Akyener, şöyle devam etti:
"Mesela 10 sene sonra üretime başlanmış olsa ve sahada maksimum seviyeye çıkıldığında yaklaşık 5-6 milyar metreküp civarında bir üretim gerçekleşse, Türkiye'nin yıllık yaklaşık 60 milyar metreküplük tüketiminin yüzde 7-8'ine karşılık gelen bir hacim elde edilmiş olur. Bu tamamen geliştirme senaryolarına bağlı olarak değişebilir. Buna, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı karar verecektir. Yaptığımız tahminler, elde net veri olmadan yapılan ön değerlendirmeler olarak görülebilir."
Akyener, enerjide yapılan keşiflerin Türkiye'nin uluslararası arenadaki konumunu destekleyici rol oynadığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Türkiye, artık oyunda elini, kartını büyüttü. Türkiye, hem siyasi anlamda hem askeri anlamda hem de diplomatik anlamda merkez ülke konumuna geldi ve bu konumunu daha da güçlendiriyor ve bunu enerji kartıyla taçlandırıyor. Şu an yapılan bu keşifler, üretimin peyderpey arttırılması, Gabar'da üretimin sürekli arttırılıyor olması, Türkiye'nin sadece yurt içinde değil Somali gibi yurt dışındaki faaliyetlerinde gayret gösteriyor olması, bunların hepsi bizi umutlandıran Türkiye'nin merkez ülke olma hedefini daha da güçlendiren adımlar."
Türkiye'nin son yıllarda doğal gaz ithalatçısı konumundan gaz ihraç eden ülke konumuna doğru ilerlediğinin altını çizen Akyener, "Şu an doğal gaz ihraç eden bir ülkeyiz. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızın son dönemde yaptığı açıklamalara bakarsak, Suriye'ye de doğal gaz ihraç etmeyle alakalı çalışmalar yapıyoruz. Balkan ülkelerine doğal gaz ihraç ediyorduk. Buna, Suriye'yi de ekliyoruz. Diğer taraftan Nahçıvan'a da doğal gaz sevkiyatı devam edecek. İşte bu bağlamda Türkiye doğal gaz ticaretinde de merkez olma pozisyonu güçlendiriyor. Her yapılan keşfi bu anlamda da düşünebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
