Türk mimar Zeynep Fadıllıoğlu tarafından tasarlanan ve 2010 yılında ibadete açılan cami, turkuaz ve mor tonlarının hakim olduğu dış cephesiyle “Katar'ın Turkuaz Camisi” olarak anılıyor.
Caminin dış cephe süslemeleri; cam mozaik sanatı ve elle boyanmış seramik karolardan oluşurken, 24 ayar altın varakla bezenmiş kaligrafi panelleri de dikkati çekiyor.
İslam sanatının en nadide örneklerini taşıyan camideki tüm seramikler özel olarak üretildi. Caminin süslemeleri, daha önce İstanbul’daki Dolmabahçe Sarayı'nın restorasyonunda görev alan ekip tarafından hazırlandı. Dışarıdan bakıldığında klasik bir Osmanlı-Türk mimarisi izlenimi veren yapı, özgün tasarımıyla bölgedeki diğer camilerden ayrılıyor.
Mihrabı, minaresi ve dokuz küçük kubbesiyle zengin bir mimari dokuya sahip camide Arapça hat sanatıyla süslenmiş panolarda, "Allah tüm kapıları açandır" yazısı yer alıyor. Hat sanatı ve İznik çinileri gibi geleneksel Türk sanat unsurları da camide önemli yer tutuyor.
Katara Cami sadece Osmanlı mimarisinden değil; Türkiye’nin yanı sıra Mısır, Suriye ve İran’daki camilerden de esinlenerek tasarlandı. Bağımsız konumlandırılmış minaresinde mor renklerin daha baskın olduğu gözlemlenirken, cami iç mekânıyla da ferah bir atmosfer sunuyor.
Katara Kültür Köyü’nün simgelerinden biri hâline gelen Katara Camii, mimari detayları ve sanatsal işçiliğiyle bölgeye gelen turistlerin uğrak noktalarından biri olarak öne çıkıyor. Ziyaretçilere cami bünyesinde İslam hakkında da bilgilendirmeler yapılıyor.
Yapısıyla özgün bir estetik sunan Katara Cami, kültür, tarihi ve çağdaş tasarımı bir araya getirerek ülkenin simgelerinden biri olarak ön plana çıkıyor.
