Etkinlik, “Gelin Hazineleri: Osmanlı ve Anadolu Çeyizlerinde Bir Yolculuk” adı altında gerçekleşti ve Türk el işi geleneğinin korunması ve geleceğe aktarılması amacı güttü. Erdoğan, çeyiz kültürünün sadece geleneksel el sanatlarını yansıtmakla kalmayıp, aynı zamanda sosyal birliktelik ve dayanışmayı da pekiştirdiğini vurguladı.
Çeyizler, evi yuva yapan değerlerin, sabrın ve sevginin somut bir ifadesi olarak görülüyor. Osmanlı saraylarında bu geleneğin nasıl bir boyut kazandığını ve modern Türkiye’de bu geleneğin nasıl sürdürüldüğünü anlatan Erdoğan, çeyiz ürünlerinin her birinin ayrı bir hikaye ve duygu taşıdığını ifade etti. Ayrıca, çeyizin yalnızca geline ve yeni kurulacak eve yönelik özel bir hazırlık gibi gözükse de aslında kalabalık bir aile ve dost çevresini de içeren toplumsal bir faaliyet olduğunu belirtti.
Etkinlik kapsamında düzenlenen defile ve sergiler, çeyiz ürünlerinin çağdaş tasarımlarla nasıl birleştirildiğini sergiledi. Emine Erdoğan, kültürel mirasların modern sorunlara çözüm sunabileceğini ve unutulmuş değerleri yeniden hatırlatma potansiyeli taşıdığını vurgulayarak, bu geleneğin uluslararası alanda tanıtılmasının önemine dikkat çekti.
