Türkiye Harp Malûl Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği, teröristbaşı Abdullah Öcalan’a verilmek istenilen umut hakkına karşı duruş sergilemek amacıyla 81 ilde eş zamanlı olarak basın açıklaması düzenleyerek tepki gösterdiler.
Niğde Derbent Şehitliğinde bulunan Türkiye Harp Malûl Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Niğde Şube Başkanı Gazi Hasan İpek; “Şehit aileleri ve gazilerin en büyük arzusu terörün bitmesidir. Aynı acıyı hiçbir ailenin yaşamamasıdır. Ancak bunu yapmanın yolu bebek katiline, Özgürlükten geçmemelidir. Gazi meclis bir teröriste çiğnetilmemelidir” dedi.
Türkiye Harp Malûl Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Niğde Şube Başkanı Gazi Hasan İpek dernek binasında düzenlenen basın açıklamasında şunları söyledi; “ Üzülmeden, düşünmeden bebek katili özgür kalsın, umut hakkı, Ev hapsi verilsin diyenlere, imralı canisini ülke gündemine sokup, barış elçisi gibi ilan Edenlere hatırlatalım diye toplandık. Çok mu geriye gittik? O zaman 43 yıldır yaşadıklarımızı, verdiğimiz şehitlerimizi konuşalım. Bir vatan evladının toprağa nasıl düştüğünü, kaç kurşun yediğini, naaşlarının ne kadar Sürede ailelerine ulaştığını konuşalım mesela, ödedikleri bedeli konuşalım.
Oğuz Kaan Usta’yı, Duabey Onur Öztürkmen’i, şehit Semih Özbey’i konuşalım, videosunda Yutkunduğu anı unuttunuz mu bu kadar çabuk onu konuşalım mesela. Hadi, onlar askerdi serden ve yardan geçmişlerdi. Şehit Polis Fethi Sekin’i, Şehit Savcı Hakan Kılıç’ı, Şehit Öğretmenler Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın’ı, eli kanlı terör örgütünün menfur saldırılarında hayatını kaybeden sivil Vatandaşlarımızı konuşalım, zira hatırlamanıza ihtiyacımız var! Yada hadi gelin, 2013’te yaşanan sözde "çözüm süreci"ni konuşalım. Akil insanları, kazılan Hendekleri, sokaklara kurulan bariyerleri ve o süreçte yitirdiğimiz 800’ün üzerinde Şehidimizi, terörle el sıkışılmayacağını, masaya oturulmayacağını, nasıl acı bir şekilde tecrübe ettiğimizi hatırlayalım. Ya da eli kanlı bebek katilinin Meclis’e davet edilir edilmez, “tek anladığımız dil bu” dercesine yaşattığı Tusaş saldırısını, Tusaş şehitlerimizi konuşalım. Bu kadar kısa sürede unutmuş olamazsınız.
Terörle mücadelede verdiğimiz 7 bin 100 ‘ü asker, 900’ü polis, Bin 500’ü korucu, 200’ü öğretmen, Savcı, imam şehidimizi; 40’a yakın kundakta katledilen bebekleri, 5 bin sivil şehidimizi anlatmak için hatırlatmak için toplandık. Şehit aileleri ve gaziler bu zamana kadar siyasetin bir parçası olmadı bundan sonrada bir parçası olmayacaktır. Şehit aileleri ve gazilerin en büyük arzusu terörün bitmesidir. Aynı acıyı hiçbir ailenin yaşamamasıdır. Ancak bunu yapmanın yolu bebek katiline özgürlükten geçmemelidir. Gazi meclis bir teröriste çiğnetilmemelidir. Bu aziz vatan, atalarımızın mirası olduğu kadar, şehit evlatlarımızın da emaneti olduğu unutulmamalıdır. Türk’ün töresinde vatana ihanetin affı yoktur. İslam’ın şiarında da zalime merhamet, mazluma ihanettir, Bizleri kardeşi mesabesinde gören Sayın Cumhurbaşkanımızın Samsun’da, ”şehitlerimizi, gazilerimizi rahatsız edecek hiçbir işimiz olmadı. Ne yaptıysak şehit ve gazilerimizin bize gösterdiği istikametten asla ayrılmadan yaptık “ sözleri bundan sonraki süreçte bizim için senettir. Ya silahlarını gömecekler, ya da silahları ile gömülecekler, üçüncü bir yol yoktur” dedi.