Yeşilçam’ın “dört yapraklı yoncası”ndan biri olarak anılan Filiz Akın, uzun süredir yaşadığı sağlık problemlerine yenik düştü. 2002 yılında nazofarenks (geniz) kanseri teşhisi konulan ve zorlu bir tedavi süreci sonrası hastalığı yenen Akın, son dönemde zatürre ve enfeksiyonlar nedeniyle hastanede tedavi altındaydı.
Filiz Akın’ın cenazesi, ailesinin katıldığı sade bir törenle Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verildi. Vasiyeti doğrultusunda törende kamuoyuna açık bir organizasyon düzenlenmedi.
Sanat camiası büyük üzüntü içerisinde. Sağlık Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve birçok sanatçı sosyal medya üzerinden başsağlığı mesajları yayımladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Yeşilçam’ın zarafeti ve asaletini temsil eden Filiz Akın, sinemamıza kattığı eşsiz değerlerle daima hatırlanacaktır” denildi.
SANAT DOLU BİR HAYAT
Gerçek adı Suna Akın olan Filiz Akın, 2 Ocak 1943’te Ankara’da dünyaya geldi. TED Ankara Koleji’ni bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nde eğitim aldı. 1962 yılında "Akasyalar Açarken" filmiyle sinemaya adım attı. 100'ü aşkın filmde rol alan Akın, özellikle Avrupai duruşu ve modern kadın imajıyla Yeşilçam’da farklı bir oyuncu profili oluşturdu.
Tarzı, zarafeti ve oyunculuğu ile Türk halkının gönlünde taht kuran Filiz Akın, Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve merhum Fatma Girik ile birlikte Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncası arasında yer aldı.
Filiz Akın’ın vefatı, Türk sineması için büyük bir kayıp olarak değerlendiriliyor. Sanatçının ailesine, sevenlerine ve tüm Türkiye’ye başsağlığı diliyoruz.