Şen, geçtiğimiz yıl Niğde’de yaşanan don olayının ciddi ürün kayıplarına yol açtığını hatırlattı.
Doç. Dr. Burak Şen, zirai donun tarımsal üretim açısından büyük bir tehdit olduğuna dikkat çekerek, “Geçtiğimiz yıl yaşanan don olayında Niğde genelinde 500 bin tonun üzerinde elma kaybı yaşandı. Bu tablo, don riskinin ne kadar ciddi sonuçlar doğurabileceğini açıkça gösteriyor” dedi.
Üreticilerin meteorolojik uyarıları yakından takip etmesi gerektiğini vurgulayan Şen, “Gece sıcaklıklarının sıfırın altına düştüğü dönemlerde özellikle elma, kiraz, patates ve sebze üretim alanları büyük risk altına giriyor. Don hadisesine karşı yapılabilecek aktif mücadele yöntemleri; yağmurlama sulama, ısıtma, rüzgâr makineleri / pervaneler ile hava sirkülasyonu sağlamak ve dumanlama (sisleme) yapmak sayılabilir. Bu uygulamalar bitki dokusunun zarar görmesini sınırlamak açısından önemlidir” ifadelerini kullandı.Ayrıca erken budamadan kaçınılması alınabilecek temel önlemler arasında yer alıyor” diye konuştu.
Don sonrası süreçte üreticilerin aceleci davranmaması gerektiğini belirten Doç. Dr. Şen, “Zararın boyutu netleşmeden budama yapılmamalıdır. Bitkinin toparlanabilmesi için uygun bakım ve besleme programları uygulanmalı, zarar tespitleri gecikmeden yapılmalıdır” dedi.
Geçtiğimiz yıl yaşanan kayıpların üreticiler için önemli bir ders olduğunu ifade eden Şen, bilinçli ve zamanında alınacak önlemlerle zirai donun olumsuz etkilerinin önemli ölçüde azaltılabileceğini sözlerine ekledi.